Yürütülecek bu çalışmalarda hiçbir kurum ve oluşumun zarar görmemesi için "karargâh evleri" adı altında, çekirdek kadroların oluşturulmasının öngörüldüğü alınan bilgilerdendir. Neyse alırlar seni de alırlar bir gün yani" dediği, Kendisinin "Sizin gibi adamın arkadaşı olduktan sonra zaten gerek yok" dediği, Mustafa TURAN'ın "Komutanım Maslak Ordu Evinde tamam mı? Maslakta mı?" dediği, görüşmede ismi geçen Mustafa TURAN isimli şahsın kim olduğu, bu şahısla olan ilişkilerinin neler olduğu, görüşmede Mustafa TURAN isimli şahsın "Neyse alırlar seni de alırlar bir gün yani" dediği, Kendisinin de "Sizin gibi adamın arkadaşı olduktan sonra zaten gerek yok" derken neyi kastettiği, ayrıca bu görüşmenin ardından Mustafa TURAN isimli şahsın kendisine "Komutanım Maslak Ordu Evinde tamam mı? Ercan KİREÇTEPE ile olan ilişkisi sorulduğunda; 1985'ten beri tanıdığını, Ercan KİREÇTEPE'nin sınıf arkadaşı olduğunu ve beraber görev yaptıklarını beyan etmiştir. Erdinç ASLANOGLU adına kayıtlı ve özel işlerinde 2000 li yıllarda kullandığı telefon numarası olduğunu, İletişim tespit tutanakları okunduğunda, bu görüşmeleri kendisinin yaptığını, bir çoğunun ticari işleri ile ilgili olduğunu, 12.03.2009 tarihli Mehmet isimli şahısla yapmış olduğu görüşmede adı geçen Mehmet isimli şahısın Mehmet ÜNAL olduğunu, daha önce kendi birliklerinde olduğunu, halen İzmir Tersane Komutanlığında görevli bulunduğunu, görüşme içinde geçen Hakan isimli şahsın Hakan ÇALIŞKAN olduğunu ve kendi birliklerinden emekli astsubay olduğunu, halen İstanbul Yelken Kulübünde çalışmakta olduğunu, Ergün isimli şahısın soy ismini hatırlayamadığını emekli astsubay olup Reina'da güvenlik işinde çalışmakta olduğunu, 5699 numaralı tape okunup, sorulduğunda, kendisi bu görüşmeyi MİT'de çalışan bir arkadaşı ile yaptığını, aradığında daire başkanının yanında olduğu için telefonunu açmadığından bahsettiğini, yurtdışı görevinde iki kişi olduklarını, kendisi birinin diğerine kendisinden bahsetmemesini söylediğini, Kendisinin suçla ilgisinin olmadığını, mühimmatın bulunduğunu televizyondan haberleri dinlerken öğrendiğini ve bu konuda halen görevli olan kişilerle olayın aslını öğrenmek için konuştuğunu, suçla ilgisi olsaydı gerek ihbarda ilişkilendirildiği Mustafa Levent GÖKTAŞ'ın tutuklanmasından sonra, gerekse mühimmatın bulunduğunu haber aldıktan sonra kaçabilecek durumda olduğunu ama kaçmadığını beyan etmiştir.
Artık sadece bir asker değil, buranın bir parçasıydı. Ancak kaderin ona hazırladığı sürprizler bitmemişti. Sokaklarında yürüdüğünde insanların ona duyduğu saygıyı hissediyor, çocukların gözlerindeki hayranlığı görüyordu. Bir gün, bir operasyon sonrası yaralanan bir arkadaşını hastaneye götürdüğünde hayatını değiştirecek biriyle tanıştı. Mehmet, Diyarbakır’da görev yapan başarılı bir doktordu. Savaş alanında yaralanan askerleri tedavi etmek onun en büyük görevi ve gurur kaynağıydı. Mehmet, Sevda’nın yaralanan arkadaşına gösterdiği özveriye hayran kalmıştı. İlk karşılaştıklarında aralarında sadece bir hasta ve doktor ilişkisi vardı. Sevda ise Mehmet’in hastalarına karşı sergilediği sakinlik ve şefkati fark etti. Her ikisi de zorlu görevlerin insanlarıydı; vatan sevgisiyle yanıp tutuşan, fedakârlığı göze alan iki ruh… Diyarbakır Escort Bayanlar tarihi sokaklarında birlikte yürürken, Sevda hayatında ilk kez kendini biraz olsun rahat bırakabileceğini hissetti. Aralarındaki sohbetler zamanla dostluğa dönüştü. Mehmet’in sakinliği, onun fırtınalarla dolu ruhuna iyi geliyordu. Ancak Sevda için aşk kolay bir şey değildi. Bir Bordo Bereli olarak her an göreve çağrılabilirdi, belki de bir gün bu şehirden gitmek zorunda kalacaktı. "Bir gün gitmek zorunda kalırsan ne olacak? Sevda derin bir nefes aldı ve gözlerini Diyarbakır’ın ışıklarına çevirdi. "Benim yolum hep zor oldu, Mehmet. Bu sözler, aralarındaki bağın ne kadar güçlü olduğunu gösteriyordu. Ama bazen en zor yollar en güzel yerlere çıkar. Mehmet de bunu anlamıştı. Onların hikâyesi sadece bir aşk hikâyesi değil, aynı zamanda vatan sevgisi, fedakârlık ve cesaretin birleşimiydi.
Şüpheli 10.12.2009 tarihinde alman ek savunmasında özetle; 22.09.2009 tarihinde iş yerinde arama yapıldığı sırada ele geçen tüm materyaller, CD ve DVD '1er üzerine parafının alındığını, ancak talep etmesine rağmen CD, DVD ve bilgisayarların imajlarının hemen orada kendisine verilmediğini, iş yerinde ele geçen 3 nolu DVD'nin içeriğinde yer alan ve kendisinin imzasını taşıyan "GÖREV BÖLÜMÜ" ve "PSİKOLOJİK HAREKAT KAMPANYA KONTROL FORMU" başlıklı belgeler ile ilgili olarak sorulan sorulara, delilin hukuka aykırı olarak elde edildiği düşüncesinde olduğundan cevap vermek istemediğini, bu belgelerdeki imzası ile ilgili olarak yaptırılan imza incelemesine dair ekspertiz raporunda bulunan bilirkişi kanaati ile ilgili olarak sorulan soruya yine aynı gerekçelerle cevap vermek istemediğini, görev döneminde ve emekli olduktan sonra KAFES EYLEM PLANI'nı duymadığını, suçsuz olduğunu beyan etmiştir. Mustafa Levent GÖKTAŞ ile 100-150 kez telefonla görüşmüşlüğü, 40-50 kez de bir araya gelmişliğinin olduğunu, şüpheli Mustafa Levent GÖKTAŞ' m herhangi bir eylem yapacak olması halinde kendisinin yerine, daha güvenli olması için Özel Kuvvetler Komutanlığında yıllarca beraber çalıştığı birçok personelden birini seçmesi gerektiğini, ayrıca Mustafa Levent GÖKTAŞ' m bu konularla ilgisi olduğundan hiç bir şekilde haberinin olmadığını, kendisinin orada askeri mühimmat ve silah olduğundan bilgisinin bulunmadığını, hatta olayı basından öğrendikten sonra ne olduğunu öğrenmek için SAT bünyesindeki subay arkadaşlarını arayıp ne olduğunu öğrenmek istediğini, bu işlerle ilgisi olması durumunda kendisinin kaçabileceğini, savunma ve delillerinin bunlardan ibaret olduğunu, savunmasına ekleyeceği başka bir hususun olmadığını beyan etmiştir.
댓글 달기 WYSIWYG 사용